Engellilere Tanınan Vergisel Avantajlar

1.Sakatlık indirimi

Sakatlık İndirimi; çalışma gücü kayıp oranı asgari % 40 ve üzerinde olanların ücret ve/veya kazançlarına girecekleri derecelere göre belirlenen miktarda indirimin uygulanmasıdır. Sakatlık bulgularına göre girecekleri derecelere esas oranlar; çalışma gücünün asgari % 80’ini kaybetmiş bulunanlar birinci derece sakat, asgari % 60’ını kaybetmiş bulunanlar ikinci derece sakat, asgari % 40’ını kaybetmiş bulunanlar ise üçüncü derece olarak belirlenmektedir.

Sakatlık indiriminden serbest meslek faaliyetinde bulunan sanatçının kendisi ve bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişi bulunan serbest meslek erbabı da yararlanır. Bakmakla yükümlü olduğu kişi tabirinden tabi oldukları çalışma mevzuatı veya bağlı bulunduğu sosyal güvenlik kurumunun mevzuatına göre bakmakla yükümlü oldukları anne, baba, eş ve çocukları anlaşılacaktır. Çocuklarda yaş sınırlamasına gidilmeksizin işlem yapılmaktadır.[1]

Sakat sayılanların çalışma gücü kayıp oranlarına göre belirlenen dereceler itibariyle tespit edilen aylık sakatlık indirimi tutarları Birinci derece sakatlar için 800 TL,  ikinci derece sakatlar için 400 TL, üçüncü derece sakatlar için 190 TL dır. Serbest Meslek faaliyetinde bulunan özürlüler ile bakmakla yükümlü olduğu serbest meslek erbabının (sanatçının) yıllık beyan edilecek gelirlerinden (yukarıda aylık olarak belirlenen tutarlar yıllık olarak hesaplanarak)  indirilir. Dolayısıyla, serbest meslek olarak vergilendirilen sanatçılarda yıllık kazançlarında asgari % 15 katkı sağlayacaktır.

Aylık Sakatlık  İndirimi Tutarları 
(01.01.2014 Tarihinden İtibaren)
 I. Derece Sakatlar (Çalışma gücünün asgari % 80’ini kaybetmiş olanlar) 800 TL
 II. Derece Sakatlar (Çalışma gücünün asgari % 60’ını kaybetmiş olanlar) 400 TL
 III. Derece Sakatlar (Çalışma gücünün asgari % 40’ını kaybetmiş olanlar) 190 TL

Sakatlık indiriminden yararlanmak isteyen kişilerin bir dilekçe ve aşağıda belirtilen belgelerle birlikte; Vergi Dairesi Başkanlığı olan illerde ilgili Grup Müdürlüğüne, Vergi Dairesi Başkanlığı olmayan illerde ise Gelir Müdürlüğüne, Bağımsız Vergi Dairesi bulunan ilçelerde Vergi Dairesi Müdürlüğüne, Vergi Dairesi bulunmayan ilçelerde ise Mal müdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir. Sakatlık indiriminden yararlanmak isteyenlerin serbest meslek erbabı sanatçı Vergi kimlik numarasını veya T.C. kimlik numarasını gösteren belgeyi, bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişi bulunan serbest meslek erbabı ise dilekçe ekinde aşağıdaki belgeleri hazırlamalıdır?

  • Serbest meslek erbabının vergi kimlik numarasını veya T.C. kimlik numarasını gösteren belge,
  • Özürlü kişinin T.C. kimlik numarası,
  • Özürlü kişiye bakmakla yükümlü olunduğunu gösteren belge (sağlık karnesi örneği).

Başvuru sahibinin çalışma gücü kayıp oranları Gelir Vergisi Kanununa ve bu Kanun gereğince hazırlanan Yönetmeliğe göre belirlenmektedir. İlgililerin hastanelerden aldıkları ve ilgili müdürlükler vasıtasıyla Gelir İdaresi Başkanlığına gönderilen raporları Merkez Sağlık Kurulunca  incelenir. Merkez Sağlık Kurulunca tespit edilen çalışma gücü kayıp oranlarına göre belirlenen sakatlık dereceleri Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından ilgilinin başvurduğu Vergi Dairesi Başkanlığına veya Defterdarlığa gönderilir ve bu birimler tarafından da başvuru sahibine tebliğ edilir.

  1. Araç alımında Özel Tüketim Vergisi İstisnası

4760 Sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun 7/2 maddesine göre, (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tâbi mallardan, münhasıran aracı sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibatı bulunanların malûl ve sakatlar tarafından beş yılda bir defaya mahsus olarak bizzat kullanılmak üzere ilk iktisabı özel tüketim vergisinden istisna edilmiştir.

ÖTV Kanununun 7 nci maddesinin 2 numaralı bendi ile bu Kanuna ekli (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tâbi mallardan;

a) 87.03 (motor silindir hacmi 1.600 cm³’ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm³’ü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P. numaralarında yer alanların, sakatlık derecesi % 90 veya daha fazla olan malûl ve engelliler tarafından,

b) 87.03 (motor silindir hacmi 1.600 cm³’ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm³’ü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P. numaralarında yer alanların, bizzat kullanma amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malûl ve engelliler tarafından,

c) 87.03 (motor silindir hacmi 1.600 cm³’ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm³’ü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P. numaralarında yer alanların, bu bendin (a) ve (b) alt bentlerinde belirtilen malûl ve engelliler tarafından ilk iktisabından sonra deprem, heyelan, sel, yangın veya kaza sonucu kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle hurdaya çıkarılmasında, bu G.T.İ.P. numaralarında yer alan malları hurdaya çıkaran malûl ve engelliler tarafından beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ilk iktisabı ÖTV’den istisna edilmiştir.

Konuyla ilgili olarak 1 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinin 7 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliği ile değişik (7.2.1.) bölümünde yapılan açıklamalara göre, yukarıda sözü edilen araçların sakatlık derecesi % 90 veya daha fazla olan malul ve engelliler tarafından ilk iktisabında ÖTV istisnası uygulanması için, bu kişilerin araçları kullanması şartı aranılmamakta ve özel tertibat yaptırılmasına da gerek bulunmamaktadır[2].

İstisna uygulamasında, aracın ilk iktisabını yapacak olan kişinin sakatlık derecesinin % 90 veya daha fazla olduğuna dair yetkili sağlık kuruluşlarından alınacak sağlık kurulu raporu aslı veya noter onaylı örneğini, araçların ilk iktisabının yapılacağı motorlu araç ticareti yapanlar tarafından vergi dairesine verilecek 2A numaralı ÖTV beyannamesine eklenmesi yeterlidir.

Sakatlık derecesi % 90’ın altında olanların ise söz konusu istisnadan yararlanabilmesi için:

  • Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca yetkili sağlık kuruluşundan alınan sağlık kurulu raporunun aslı veya noter onaylı örneğinin,
  • Aracın sakatlığa uygun olarak tadil edildiğine dair teknik belgenin aslı veya noter onaylı örneğinin,
  • H sınıfı sürücü belgesinin fotokopisinin mükellef tarafından verilecek (2A) numaralı ÖTV beyannamesine eklenmesi gerekmektedir.

Kanunun 7 nci maddesinin 2 numaralı bendinin (b) alt bendi uygulamasında, hareket ettirici aksam olarak debriyaj, fren ve gaz pedalları ile vites kolunda sabitlenmiş bir şekilde özel tertibat yapılması gerekmekte olup, yapılan özel tertibatın kişinin sakatlığıyla uyumlu olması da yasal bir zorunluluktur. Sakatlık derecesi % 90’ın altında olanların gaz, fren, debriyaj pedalları ile vites kolunda sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yaptırmaksızın kullanabilecek olduğu araçlar ile aracı hareket ettirici özel tertibat sayılmayan (direksiyona topuz takılması, engelin bulunduğu taraftaki silecek kolu, sinyal, cam silecek kumandası, dörtlü flaşör, ön-arka cam su fıskiyesi, korna ve kontak gibi düzeneklerin diğer tarafa alınması veya direksiyon simidine monte edilmesi vb.) tadilat yapılmak suretiyle kullanılabilecek olan araçların ilk iktisabında söz konusu istisnadan yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.

Kanunun 15 inci maddesinin 2 nci fıkrasının (a) bendine göre ilk iktisabında ÖTV istisnası uygulanan araçların istisnadan yararlananlar dışındaki üçüncü şahıslar tarafından (bağış, hibe veya satış şeklinde) iktisabında, adına kayıt ve tescil işlemi yapılan alıcı tarafından, araçların istisnadan yararlandığı ilk iktisabındaki matrah esas alınmak suretiyle, söz konusu aracı iktisap edenin kayıt ve tescil ettireceği tarihteki oran üzerinden ÖTV beyan edilmesi gerekmektedir. İstisnadan yararlanılarak ilk iktisabı yapılan aracın ilk iktisap tarihinden itibaren 5 yıl geçmeden satılması sırasında Kanunun 15 inci maddesinin 2 nci fıkrasının (a) bendi uyarınca ÖTV ödenmiş olması, bu süre içinde ilk iktisabı yapılacak diğer bir araç için istisnadan yararlanmayı sağlamamaktadır. Ayrıca, istisnadan yararlanılarak iktisap edilen aracın ilk iktisabından itibaren 5 yıl geçtikten sonra, istisnadan yararlanan kişinin, Kanunun 7 nci maddesinin 2 numaralı bendi kapsamında iktisap edeceği bir başka araç için de ÖTV istisnası uygulanması mümkün olup, bu şekilde istisnadan yararlanılabilmesi için eldeki aracın satılmasına gerek bulunmamaktadır.

* Sakatlık derecesi % 90’ın altında olup, özel donanımlı araçlara bizzat kullanılmak amacıyla, debriyaj, fren, gaz pedalı ve vites kolu gibi hareket ettirici aksamında sakatlığına uygun özel tertibat yaptıran, malul ve engellilerin bu araçları ilk iktisabında ÖTV istisnası uygulanabilecektir. Ancak, bizzat kullanmak amacıyla sakatlığına uygun hareket ettirici özel tertibat yapılmaksızın, sadece otomatik vitesli araç alınmasında istisna uygulanmayacaktır. Bu açıklamalara göre, sakatlık derecesinin % 90 ın altında (% 50) olması ve “H” sınıfı sürücü belgesine sahip olunması halinde, engellilik nedeniyle hareket ettirici özel tertibat yapılmadan kullanılacak araçlarda engellilik durumuna uygun hareket ettirici özel tertibat yapılması şartıyla, ÖTV istisnasından yaranılması mümkün bulunmaktadır.[3]

  1. Motorlu taşıtlar vergisi istisnası

197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinde “Motorlu Taşıtlar Vergisinin mükellefi; trafik sicili ile Ulaştırma Bakanlığınca tutulan sivil hava vasıtaları sicilinde adlarına motorlu taşıt kayıt ve tescil edilmiş olan gerçek ve tüzel kişilerdir.” hükmü yer almaktadır. Anılan Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde, sakatlık dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve engellilerin adlarına kayıtlı taşıtlar ile diğer malûl ve engellilerin, bu durumlarına uygun hale getirilmiş özel tertibatlı taşıtların motorlu taşıtlar vergisinden istisna olduğu belirtilmiştir.

Buna göre, engelli sanatçıların adlarına kayıtlı aşağıdaki özelliklerdeki araçlardan motorlu taşıtlar vergisi alınmayacaktır.

21 Seri No.lu Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliği’nin[4] “II-İstisnalar” başlıklı bölümünde, sakatlık dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve engellilere ait taşıtlarda[5] sakatlık dereceleri % 90 ve daha fazla olan malûl ve engellilerin bu durumlarını tam teşekküllü Devlet hastanesinden alınmış olan sağlık kurulu raporu ile ilgili vergi dairelerine belgelendirmeleri halinde, söz konusu malûl ve engellilerin kendi adlarına kayıt ve tescil edilmiş olan taşıtları, motorlu taşıtlar vergisine tabi tutulmayacaktır. Bu istisnadan yararlanmak için, söz konusu malûl ve engellilere ait taşıtın özel tertibatlı veya özel tertibatlı hale getirilmiş olması şartı aranmayacaktır.

Bunun yanında diğer malûl ve engellilere ait taşıtlarda istisna uygulaması sakatlık dereceleri % 90 dan az olan malûl ve engellilerin bu durumlarını; tam teşekküllü Devlet hastanesinden alınan sağlık kurulu raporu ile belgelendirmeleri ve kendi adlarına kayıt ve tescilli olan taşıtların engellilik haline uygun özel tertibatlı veya özel tertibatlı hale getirilmiş taşıtlar olduğunu belirten “Motorlu Araç Tescil Belgesi’nin ilgili tescil kuruluşlarınca onaylanmış örneği ile “Araçlar İçin Teknik Belge” ve “Proje Raporu”nun aslı veya noter onaylı örneğini ilgili vergi dairelerine ibraz etmeleri halinde bu istisna hükmünden yararlanabileceklerdir.

  1. Katma değer vergisi istisnası

5378 sayılı Kanunun 32 nci maddesi ile KDV Kanununun 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasına, 07.07.2005 tarihinden geçerli olmak üzere eklenen (s) bendi uyarınca, özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve bilgisayar programlarının teslimi KDV’den müstesna edilmiştir.

Buna göre, münhasıran özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamlarında kullanmaları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç (örneğin görme özürlülerin kullandıkları baston, yazı makinesi, kabartma klavye; ortopedik özürlülerin kullandıkları tekerlekli sandalye, ortez- protez gibi cihaz ve araçlar) ile özel bilgisayar programları istisna kapsamında kabul edilecektir. Binek otomobili ve diğer nakil vasıtalarının ise sözü edilen “araç-gereç” kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

* Özürlülere yapılan otomobil (özel tertibatlı olsun veya olmasın) teslimleri Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-s maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceğinden velayetiniz altında bulunan çocuğunuza almış olduğunuz otomobil katma değer vergisine tabi olacaktır.[6]

* Özürlü müşterilerinize yapacağınız özel tertibatlı olsun veya olmasın “otomobil” teslimleriniz yukarıdaki kanun maddesinde belirtilen araçlar kapsamında değerlendirilmeyeceğinden, söz konusu teslimlerinizin Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-s maddesi hükmü uyarınca istisnadan yararlanması mümkün bulunmamaktadır.[7]

* Münhasıran özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamlarında kullanmaları için özel olarak üretilmiş her türlü araç gereç ile özel bilgisayar programları istisna kapsamında kabul edilecektir. Buna göre, işitme engellilerin kullanımına yönelik olarak üretilen işitme cihazlarının dahilde teslimi ve ithali katma değer vergisinden istisnadır. Diğer taraftan söz konusu cihazların yedek parçaları ile bunlara ilişkin olarak verilen bakım-onarım hizmetlerinin istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığından söz konusu yedek parçaların dahilde teslimi ve ithali ile bakım-onarım hizmetleri genel hükümler çerçevesinde katma değer vergisine tabi olacaktır.[8]

* Münhasıran özürlülerin günlük yaşamlarında kullanmaları amacıyla üretilmiş olmak kaydıyla, özürlü merdiven asansörünün ithali ve yurt içinde teslimi KDV Kanununun 17/4-s maddesi kapsamında KDV den istisna olacaktır.[9]

* Özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamlarında kullanmaları için özel olarak üretilmiş araç-gereç ve özel bilgisayar programlarının teslimini kapsamakta olup, enerji dağıtım firmaları tarafından yapılan elektrik, gaz, ısıtma, soğutma ve benzeri enerji dağıtım veya kullanımlarının bu madde kapsamında katma değer vergisinden istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır.[10]

* Münhasıran özürlülerin eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamlarında kullanmaları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç (örneğin görme özürlülerin kullandıkları baston, yazı makinesi, kabartma klavye, sesli kitap; ortopedik özürlülerin kullandıkları ortez-protez gibi cihazlar) ile özel bilgisayar programları istisna kapsamında kabul edilmektedir. Dolayısıyla, özürlüler yanında özürlü olmayanların da kullanabilecekleri her türlü araç-gereç ve bilgisayar programları, cep telefonu katma değer vergisine tabi olacaktır.[11]